Ne var ki, RAB onun ezilmesini uygun gördü,
Acı çekmesini istedi.
Canını suç sunusu olarak sunarsa
Soyundan gelenleri görecek ve günleri uzayacak.
RAB'bin istemi onun aracılığıyla gerçekleşecek.
Yeşaya 53:10


Yeşaya 53:10’da buna benzer bir söz daha söyleniyor: “Ne var ki, RAB onun ezilmesini uygun gördü, acı çekmesini istedi. Canını suç sunusu olarak sunarsa soyundan gelenleri görecek ve günleri uzayacak. RAB’bin istemi onun aracılığıyla gerçekleşecek.” Tanrı’nın huzurunda çarmıhta ölürken ruhunu Tanrı’ya teslim etmişti. O sırada “tapınaktaki perde ortasından yırtıldı.” İsa Mesih canını kurtarmalık kurban olarak sunarken, tapınaktaki perdenin yırtılmasının anlamı nedir (Matta 20:28)? Eski Antlaşma’daki talimatlara göre kurulan tapınakta, insanlar kurbanlarını sunarlardı. Tapınağın iki bölü- mü vardı; kutsal yer olarak bilinen ilk bölmeye her rahip girebilirdi. Ancak Kutsal Yer’in arkasında bir perde vardı ve o perdenin arkasına sadece yılda bir kez başkâhin geçebilirdi. Çünkü o perdenin arkasında En Kutsal Yer vardı. Tanrı’nın tahtı vardı. Sadece sembolik bir tahttan bahsetmiyoruz. Tanrı’nın huzuru o tahtın üzerinde bulunuyordu.

İsa yeryüzüne gelmiş ve insanlara kurtarış sağlamış olan Tanrı’dır. İsa’nın çarmıhta ölümü ve dirili- şi, kurtuluşun temelidir. Çarmıhta söylediği sözler de bu kurtarış sağlayan eylemi sırasında O’nun ya- şadıklarını farklı bir pencereden tekrar görmemize yardımcı olmaktadır. İsa’nın ölmeden önceki son sözü, Tanrı’ya bağımlı yaşamanın ve teslim olarak ölmenin sağlam bir örneğini bize gösteriyor. Bütün insanlar İsa aracılı- ğıyla Tanrı’yla benzer bir ilişkiye çağrılıyorlar. İsa’nın ilk öğrencilerinden İstefanos, inançları yü- zünden suçlandı ve taşlanarak öldürüldü. Taşlar altında acı çeken İstefanos’un son sözleri, “Rab İsa, ruhumu al” oldu. Eğer İsa’yı Tanrınız ve Kurtarıcınız olarak kabul ettiyseniz yaşamınız artık Tanrı’nın ellerindedir. Dünyanın acıları içinde yaşarken, acılara değil, Tanrı’nın ellerine teslim olmaya odaklanmayı seç- melisiniz. Ölürken ‘ruhumu al’ demeli, yaşarken de ‘ruhum senindir’ demelisiniz. Mesih gibi yaşamalı,


Mesih gibi ölmelisiniz. Acılar yaşamlarımızda hep olacak. Belki çarmıhtaki sıkıntılar kadar değil, ama her birimiz bize zor gelen sıkıntılar yaşayacağız. Ateş düştüğü yeri yakar. Sıkıntınız kadar önemli bir gerçek de sıkıntılarda izleyeceğiniz tutumla ilgilidir. “Bu acıları çekmemin nedeni de budur. Ama bundan utanmıyorum. Çünkü kime inandığımı biliyorum. O’nun bana emanet ettiğini o güne dek koruyacak güçte olduğuna eminim” (2. Timoteos 1:12). Kime inandığımı biliyorum. Siz kime inandığınızın farkında mısınız? O’nunla yaşamanın sizin hayatı- nızda nasıl bir fark yaratması gerektiğini biliyor musunuz? O’na teslim oluyor musunuz? “Baba ruhumuzu senin ellerine bırakıyoruz.”

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bağlama ve Çözme Duası (Kendin İçin)

Hristiyan Yaşantımız Nasıl olmalıdır?

Günlük bir dua.